Konu ile ilgili uzmanlara göre, toplumların internetsiz bir geleceği olamaz. İnternet kullanımı açısından dünya ile ABD arsında önemli bir fark gözlenmektedir.ABD’nin birçok kurumunun tümüyle internete bağlandığını görmekteyiz. Gerçekten toplumsal yaşamdan interneti çektiğimiz zaman ABD’de bütün üniversite eğitim sistemi son bulur. Amerikan ekonomisinin savunma gücünün, bilimin ilerlediği kurumlar, yani Amerika’nın geleceği son bulur. Amerika’daki iş dünyası bu ortamı iki yıldır kullanıyor. Ama nasıl ki dünyadaki bilimsel ve teknolojik gelişmenin önemli bir kısmı ABD kaynaklı olduğu için, dünya üniversite sistemi de mecburen bu sisteme bağlanıyorsa, Amerikan iş dünyası da 5-6 yıl sonra tamamen internete geçmiş olduğunda, bütün dünyada ister istemez geçmek zorundadır. Bu bir tercih meselesi değildir, dünya ticaretinin de başka seçeneği yoktur.”
“Bu bir paradigma tercihidir. Amerikan toplumu böyle bir geleceğe kendini şuurlu olarak hazırlamıştır. Amerika bunun üzerine çok ciddi kumar oynuyor. Avrupa bu işi kaçırmıştır. Yani, Amerika burada iki üç yıl öne geçmiştir.ama bu yeni dünyada iki yıl eski dünyada yirmi yıl gibi bir şey oluyor.”
İnternetin kültürel açıdan negatif yönleri olduğunu gibi iddia eden görüşlere göre, internet bir bilgi çöplüğüdür ve insanları yönlendirmektedir. Buna karşı ileri sürülen yaklaşımlar ise, “bu bie seçenek meselesidir, bolluğun insanlar için ne kadar iyi bir şet olduğu” açıktır. İnternetin özellikle eğitim sektöründe büyük bir potansiyeli olduğu gözlenmekte, ayrıca turizm sektöründe de hızla kullanılmaya başlanmaktadır.
Özellikle, turistlerin kendi ülkelerindeki internet ağlarıyla,örneğin Türkiye’ye gelmeden önce sağlanacak hizmetleri öğrenmeleri ve böylece turizm sektöründe internetin yaygın bir kullanımı olabilir. Günümüzde Japonya bütün okulları %100 bilgisayarlaştırma, İngiltere her öğrenciye bilgisayar sağlamayı hedeflemektedir. “bir zamanlar okullar yabancı dil için tercih edilirdi, şimdi üniversiteye giriş için tercih ediliyor,çok yakın tarihlerde önemli kriterlerden bir tanesi de internet olacaktır.”şekline dönüşecektir.
“1969’da ABD 4 bilgisayarı bölgeler üstü bir bilgisayar ağına bağladığında, bir gün gelip buradan internet adlı dünya çapında bir iletişim ağı doğacağını ve bu iletişim ağının globalleşen enformasyon toplumunun modeli olacağını kimse tahmin edemezdi.” Askeri amaçlarla oluşturulan bu sistem, aynı zamanda bilgisayar kapasitelerinin daha etkin kullanılmasını, verilerin ve iletişimin daha güvenceye alınmasını hedefliyordu.
İleri sürüldüğüne göre, internet 1990’lara kadar üniversite öğrencilerinin birbirleriyle iletişim kurmakta kullandıkları veya bilim adamlarını araştırma sonuçlarını birbirlerine aktardıkları bir araştırma şebekesi niteliği taşıyordu. Cenevre’de “World Wide Web”(WWW)’in geliştirilmesiyle yeni bir aktarım protokolü sayesinde internetteki yayılma hızla artmaya başladı. Böylece, kısa zamanda bilim kuruluşları ve üniversitelerden, kamu kuruluşlarına, örgütlere şirketlere, kısacası konutlara kadar yaşamın bütün alanlarına yayılmıştır27
Örneğin 1992 ABD seçimlerinde ileri sürüldüğü gibi, bu sistem sayesinde “bütün Amerikalılar istedikleri bilgiye, istedikleri gibi ulaşacaklar ve birbirleriyle iletişim kurabileceklerdir. Kolay, ucuz, güvenilir her an bütün medya türlerini kapsayan bir iletişim olacaktır. Bunu da doğuracağı yeni olanaklar sayesinde işgücünün verimliliği artacak ve toplumsal hizmetlerde, eğitimde, eğlencede büyük ilerlemeler kat edilecektir.”
ABD Başkan yardımcısı Al Gore, ülkedeki bütün okulların, kütüphanelerin ve üniversitelerin 2000 yılına kadar bilgisayar ağına bağlanmasını ulusal hedef olarak açıklamıştır. Kuşkusuz internetteki gelişme, çok sayıda cevaplanmamış soruyu beraberinde getirmiştir. Örneğin “internetten somut olarak ne bekleniyor? Bilgilerin evrensel kullanıma açık olması ne demektir?bu hizmetin mali yükünün herkesin kesesine uygun olması için gereken yasal düzenleme nedir? Özel hayatın dokunulmazlığı ve mahremiyetin korunması nasıl sağlanacaktır.”
Bu soruların cevabı ne olursa olsun, bugün gerek Almanya’da ve AB’nin öteki ülkelerinde, gerekse Japonya ve Uzak Doğu ülkelerinde, bilgi iletişim sistemlerinin altyapısı, XXI. Yüzyılın rekabeti göz önünde bulundurularak oluşturulmaktadır.” Bugün internetin en yaygın olarak kullanıldığı ülke ABD’dir. Bunu sırayla Kanada, İngiltere, Avustralya, Almanya, Hollanda, İtalya, İsveç ve Japonya izlemektedir.
Bütün bu oluşumlar üst üste binerek,
3.bin yıla doğru bizi dijital dünyalara doğru götürmektedir.